HRM - Organizasyon Kültürü
Organizasyon için çalışan, organizasyon içinde belirli bir kültürü kucaklayan ve geliştiren çalışanlar olduğu için, insan kaynaklarının organizasyon kültüründe oynaması zor bir role sahiptir. Kuruluş kültüründe istenen herhangi bir değişiklik, çalışanlar ve çalışanlar aracılığıyla yapılmalıdır.
Organizasyon Kültürü ve İK Uygulamaları
İşe alma, seçme ve eğitim gibi temel İKY uygulamaları, bir kuruluşun performansını ve istikrarını etkiler. Bu egzersizler, çalışan davranışını etkileme ve organizasyon kültürünü geliştiren değerler oluşturma becerisine sahiptir.
Davranış değişikliği, herhangi bir durumda kişinin nasıl davrandığını veya nasıl davrandığını tanımlar. Bu nedenle, İK tatbikatları davranışı olumlu etkileyebiliyorsa, çalışanlara yönelik örgütsel girişimler hakkında olumlu düşünmeyi geliştirebiliyorsa, işletme için olumlu sonuçlar doğuracaktır. Kültürel değerler, İK egzersizlerini etkileyen dış faktörlerin bir parçasıdır. Kültürel değerler çalışan davranışına hükmeder.
Çalışan bağlılığının yaygın olduğu organizasyon kültürlerinde, çalışan katılımını desteklemeyenlere göre daha yüksek çalışan memnuniyeti ve teşvikine sahip olma olasılığı daha yüksektir.
Her halükarda, çalışanların konuşmak istememesinin veya konuşmak istememesinin çeşitli nedenleri olabilir. Bazı çalışanlar bunu gereksiz bir risk olarak görebilirken, diğerlerinin utangaç olmak veya yönetimden rahatsız olmak gibi kişisel nedenleri olabilir.
Yönetim Stilleri
Bir kuruluş, zamanla değişebilen veya sabit kalabilen farklı yönetim tarzları yaşar.
Farklı özel ve kamu sektörü şirketlerinin yönetim kalıplarını gözlemlerken karşılaştığımız farklı yönetim tarzları var.
Aşağıdaki yönetim tarzlarına bir göz atalım -
Kolej Tarzı
Meslekdaşlık tarzında, kaynaklar ve ödüller eşit olarak dağıtılır. Çalışanlar üzerindeki yönetim kontrolü sınırlandırılır ve çalışanların güçlendirilmesine neden olur. Bireysel görev, örgütsel performansın temelidir.
Örgütsel başarı, bir çalışanın işe ve işletmeye olan bağlılığına bağlıdır. Bu temel unsur ve dağıtılmış değerler, bir yön birliği oluşturmaya ve çalışanların tarafına odaklanmaya yardımcı olur.
Meritokratik Tarzı
Meritokratik tarzda, çalışanlar üretkenlik ve uyumdan rahatsızdır. Yönetim performansa vurgu yapıyor. Kısacası, bu yönetim tarzı, gücün liyakat esasına göre dağıtılması gerektiğine inanmaktadır.
Randevular alınır ve görevler, örneğin Kamu Hizmeti Sınavları gibi değerlendirme veya sınavlarla belirlenen "liyakatlerine", yani istihbarat, yeterlilik ve eğitime göre belirlenir.
Elit Tarzı
Elit yönetim tarzında, örgütsel hiyerarşi son derece doğaçlama yapılmıştır. Güç, kaynaklar ve ödüller hiyerarşinin en üst seviyelerine odaklanır. Üst yönetim tarafından alınan kararlarda çalışanların söz hakkı yoktur.
Liderlik Tarzı
Yönetimin liderlik tarzının, seçkin yönetim tarzıyla pek çok ortak yanı vardır, ancak üst düzeydeki liderlerden oluşan bir gruptan ziyade, hiyerarşinin farklı düzeylerinde liderlere sahiptir. Örneğin: ordu.
Bir sonraki bölümde, işyerinde çeşitliliğin verimli bir şekilde nasıl yönetileceğine ışık tutacağız.