Julian Assange'a Birinci Değişiklik Soruları Nedeniyle ABD'ye İadeye İtiraz Hakkı Verildi

İngiliz mahkemesinin Pazartesi günü verdiği yeni karara göre, Julian Assange'ın ABD'ye iadesine karşı mücadele etmek için Cuma gününe kadar itirazda bulunabileceği belirtildi. İlk olarak New York Times tarafından bildirilen karar , Assange'ın, ilk kez Başkan Donald Trump yönetimindeki ABD Adalet Bakanlığı tarafından getirilen bilgisayar korsanlığı ve casusluk suçlamaları nedeniyle Londra'da bir hapishanede bulunduğu sırada geldi.

Assange'ın iadesine karşı çıkma hakkı, 52 yaşındaki WikiLeaks kurucu ortağının, federal suçlamalarla yüzleşmek üzere gerçekten ABD'ye iade edilmesi durumunda hapishanede nasıl muamele göreceğine ilişkin temel sorulara dayanıyor. 2021'deki ilk İngiliz mahkemesi kararlarından biri, ABD hapishane sisteminin, diğer zengin ülkeler tarafından büyük ölçüde işkence olarak kabul edilen hücre hapsine izin verdiğine dikkat çekti. Mahkeme başlangıçta bu temelde ABD'ye iadeyi reddetmişti , ancak bu karar bir yıl sonra bir yüksek mahkeme tarafından iptal edildi.

İngiliz mahkemesi ayrıca ABD yasalarının, dünyanın geri kalanındaki birçok insan tarafından barbarca görülen bir başka uygulama olan casusluk için ölüm cezasına izin verdiğini de belirtti. Buna rağmen Assange'ın iade talebine itiraz çabaları Pazartesi günkü karara kadar reddedilmişti. İade mücadelesinin merkezinde yer alan bir diğer konu ise Assange'ın Avustralya vatandaşı olması nedeniyle Birinci Değişiklik kapsamında koruma talebinde bulunup bulunamayacağıdır.

Ancak federal kurumun Assange'ı suçlamasının ayrıntıları göz önüne alındığında, Adalet Bakanlığı, Birinci Değişiklik'in bu davada geçerli olup olmadığını umursamayabilir bile. Kendisi, Casusluk Yasasını ihlal etme suçlamasının yanı sıra, Chelsea Manning'e, sonunda WikiLeaks tarafından " İkincil Cinayet " adı altında yayınlanan materyali elde etmek için gizli bilgisayarlara nasıl erişileceğine ilişkin talimatlar sağladığı iddiasıyla suç sayılan bilgisayar korsanlığıyla karşı karşıya bulunuyor . Bu belgeler arasında ABD'nin Irak'taki savaş suçlarını gösteren bir video da yer alıyordu. Düşünce, bilgisayarların nasıl hackleneceğine dair talimatlar vermenin Birinci Değişiklik kapsamında korunan bir konuşma olmadığı yönündedir.

ABD Adalet Bakanlığı ise geçen ay iade davasını gören İngiliz mahkemesine sunduğu üç sayfalık bir notta Assange'ı öldürmeyeceğine söz verdi . Notta ayrıca Assange'ın Birinci Değişiklik savunmasını "arttırabileceği" de belirtiliyordu; ancak bu savunma yeterince dikkatli bir şekilde ifade edilmişti ki ABD savcılarının bunun devam etmesine izin verme gibi bir planı olmadığı açıkça görülüyor. Assange'ın Birinci Değişiklik'le ilgili zorlayıcı bir savunması olduğunu düşünselerdi, davayı ilk etapta gündeme getirmeleri pek olası değildi.

Avustralya hükümetinin ABD'den Assange aleyhindeki davayı düşürmeyi düşünmesini istediği bildirildi ve Başkan Joe Biden Nisan ayında " bunu değerlendirdiğini " söyledi. Ancak Biden'ın gazetecilerin bir sorusuna verdiği hazırlıksız yanıttan bu yana herhangi bir güncelleme yapılmadı ve Adalet Bakanlığı'nın davayı düşürme planı olduğuna dair herhangi bir işaret de yok.